opposed to

  1. -e mukabil, -e zıt/karşı.
    A strategy which is diametrically opposed to that of previous government:
    Önceki hükümetinkine tamamnen zıt bir strateji.
-e rağmen/karşın/mukabil, tersine, aksine, … halde, halbuki.
Ali likes football, as opposed to Veli,
who hates it: Ali futbolu sever, halbuki Veli nefret eder.
Adposition
karşıt/aksine olarak, -in tersine.
country life as opposed to city life: şehir hayatına karşıt olarak köy hayatı.
bir şeye itiraz etmek Verb
her şeye itiraz etmek Verb
...'in tam tersi Adjective
hükümete muhalif gazeteler Noun